Hipertansiyona bağlı sakatlık
Şerefnur Öztürk Türk Nöroloji Derneği Başkanı Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji AD Başkanı Beyin damar hastalıklarının en önemli ve yaygın nedeni olan hipertansiyon giderek artan ve toplum sağlığını büyük ölçüde tehdit eden bir sağlık problemidir. Hipertansiyon yaş ile artan ve hemen hemen bütün organlarda hasar oluşturarak ciddi hastalıklara yol açan bir durumdur.
Hipertansiyonun önlenmesi veya tespit hipertansiyona bağlı sakatlık uygun şekilde tedavi edilmesi ile başta beyin damar hastalıkları büyük ölçüde önlenebilir. Bu bireysel olarak da toplumsal olarak da önemli bir adımdır ve bu bilginin ardından gerekenler yapılabilir.
Hipertansiyon 2 derece sakatlık verir veya vermez. Hipertansiyon ve yüksek tansiyonda engellilik
Aile hekimlerine bu konuda çok önemli görevler düşmektedir. Hipertansiyon, sistolik kan basıncının halk arasında büyük tansiyon olarak bilinen mmHg veya diyastolik kan basıncının halk arasında küçük tansiyon olarak bilinen 90 mmHg dan fazla olması, antihipertansif tedavi alıyor olmak veya en az iki kere doktoru tarafından yüksek kan basıncının tespit edilmiş olması olarak tanımlanmıştır.
Bu durum şeker hasalığı ve diğer hastalıkların birlikteliği ile farklı düzeylerde de değerlendirilir. Kardiyovasküler hastalıklar ile hipertansiyon birlikteliği dikkati çekecek düzeyde yüksektir.
Altmışbeş yaşındaki kişilerin üçte ikisinden fazlası hipertansiftir. Yani hipertansiyon her zaman kapımızda bekleyen bir tehlikedir ve bu tehlike ancak farkındalıkla etkisiz hale getirilebilir. Hipertansiyon öncesi durum olarak da önemli bir dönem tanımlanmıştır ve yüksek tansiyon için boyun egzersizi olunması gereken bir durumdur.
BİZ SİZİ ARAYALIM
Sistolik kan basıncının tedavi altında olmaksızın mmHg olması veya diyastolik kan basıncının mmHg olması yada hastaya doktoru tarafından iki kere hipertansiyonu olduğunun söylenmiş olduğu durumlar için kullanılır.
Bu risk hipertansiyonda olduğu gibi yaşla birlikte artmaktadır Beyin damar hastalıklarından ölüm ve sakat kalma oranlarını azaltmanın en ideal yolu hipertansiyona bağlı sakatlık hastalıkların risk faktörlerinin azaltılması için koruyucu önlemlerin alınmasıdır. Bu risk faktörlerinin başında hipertansiyon gelmektedir ve hipertansiyon diğer risk faktörleri ile sıkı bir ilişki içindedir.
Bu nedenle hipertansiyonun önlenmesi ve tedavisinde diğer kardiyovasküler risk faktörlerinin de mutlaka hipertansiyona bağlı sakatlık ve giderilmesi gerekir. Hipertansiyona neden olan faktörler yaş, etnik özellikler, aile öyküsü ve genetik faktörler, düşük eğitim seviyesi ve sosyoekonomik durum, kilo fazlalığı, yetersiz fiziksel aktivite, sigara, psikososyal stres faktörleri, uyku apnesi, beslenmeye bağlı faktörler yağ ve tuz oranı yüksek ve aşırı alkol alımıdır.
Diyet ve yaşam tarzı değişikliği ile hipertansiyonun önlenebileceği ortaya konmuştur. Hipertansiyon prevelansı aşırı kilo ve obezite prevelansındaki artışla birliktedir. Bireyin ve dolayısı ile toplumun yaşam tarzında eğitim ve çevresel düzenlemeler ile yapılacak değişiklikler ile bu risk faktörlerinin büyük ölçüde önlenebildiği ve dolayısı ile beyin damar hastalıklarının önlenebildiği gösterilmiştir. Yeterli koruyucu önlem alınamaz ise hipertansiyon, bu risk faktörlerinin başında gelmeye devam edebilecektir.
Hipertansiyona karşı önleminizi alın Hipertansiyona karşı önleminizi alın Tansiyon dediğimiz şey kalbin vücuda kanı dağıtmak için kullandığı güç anlamındadır. Kan basıncının normalden büyük olmasına ise hipertansiyon demekteyiz.
Tuza Dikkat! Hipertansiyonu önlemede tuz kullanımının azaltılmasına yönelik çabalar ve tüketilen gıdaların içerdikleri tuz oranları konusunda doğru bir bilgilendirme sağlanması büyük önem taşımaktadır. Tuzun temel içeriğini oluşturan sodyumun özellikle hazır gıdalarda ve uzun süre korunması gereken paketlenmiş gıdalarda, soslarda yer aldığına dikkat çekilmektedir.
Yüksek tansiyona dikkat
Tuz kullanımının kısıtlanması konusunda alışkanlığın çocukluk çağından başlayarak yerleştirilmes igerekmekte ve bu konuda aileler ve okullar gereken sorumluluğu almalıdır.
Günümüze ait ve gelecekteki nüfus değişim verileri ve hipertansiyona bağlı sakatlık faktörlerindeki artışlar göz önüne alındığında geleceğe yönelik projeksiyonlar kardiyovasküler ve serebrovasküler hastalıklardan ölüm oranının ve kaybedilecek sağlıklı yıl oranının önemli artışlar göstereceğini ortaya koymaktadır.
Vasküler hastalıkların her aşamasında, hipertansiyona multisipliner ve doğru yaklaşım korunmada çok önemli yer alırken, fonksiyon kaybı ve ölüm oranlarını azaltmada da en etkin tedavi yaklaşımlardan biri olmaya devam edecektir.