Pulmoner dolaşım ve kalp hipertansiyonu

Genel Tanıtım Konjestif Kalp Yetersizliği Kalp pompası yeterince kuvvetli çalışamadığından, akciğerlerde ve diğer organlarda sıvı birikmeye başlıyor ve ödeme şişliğe neden oluyor. Bu durumla birçok kalp anomalisinde karşılaşılıyor. Belirtileri Konjestif kalp yetersizliği bulunan çocuklar çabuk yoruluyor, solunumları hızlı ve sıkıntılı oluyor.
Buna göre, amansız bir hastalık olan pulmoner hipertansiyonlu hastaların tanısının mümkün olduğunca erken zamanda konulması gerektiğine dikkat çekildi. Akbulut, şunları kaydetti: Pulmoner Hipertansiyon PHakciğer damarlarında kan basıncı artışı ile seyreden, zamanında doğru tedavi edilmediği taktirde kalp yetersizliği ve ölümle sonuçlanan ciddi bir kalp—akciğer dolaşım bozukluğudur.
Herhangi bir tansiyon aletiyle ölçümü yapılabilen ve yapılan bu ölçümlerle tanısı konulabilen, toplumda oldukça sık görülen yüksek tansiyonla karıştırılmamalıdır. Pulmoner hipertansiyon doğası gereği oldukça kompleks bir hastalık olup; kesin tanısı sadece bu konuda uzman merkezlerde, kalp kateterizasyonuyla anjiyografik yöntemle konulur. Dünya genelinde milyonlarca insanın bu hastalığın pençesinde olduğu düşünülmektedir.
One moment, please
Her yaş grubundaki insanı etkileyebilen pulmoner hipertansiyon; erkeklere nazaran kadınlarda 1. Toplum sağlığını olumsuz yönde etkileyen, karakteristik olarak birbirinden tamamen farklı, pek çok hastalık pulmoner hipertansiyona sebep olabilir.
Pulmoner hipertansiyona neden olan hastalıklar ya da bu hastalıkların yol açtığı klinik bozukluklar, zamanla akciğer kan damarlarında sertleşme, hasarlanma, daralma ya da tam tıkanmalara yol açarak; kalbin akciğerlere göndermesi gereken kanın önüne engel teşkil eder. Bu da kalpte ciddi bir basınç yükü artışına neden olur.
- Doğumsal Kalp Hastalıkları Nasıl Tedavi Ediliyor?
- Pulmoner hipertansiyon kalp kaslarını zayıflatan ve akciğerlerde yüksek tansiyon oluşturan bir hastalık olarak bilinmektedir.
- Ihale kalp evde sağlık kale değeri
Kalp ise, önündeki bu engeli aşmak için normalden daha çok çalışmak zorunda kalır. Ancak basınç yükü altında gereğinden daha fazla çalışan kalp, zamanla yorulur ve yetmezliğe girer.
Zamanında ve doğru bir tedavi stratejisi uygulanmayan hastalarda, gelişen kalp yetersizliği ne yazık ki ölümle neticelenir. Pulmoner hipertansiyonlu hastalar en sık 'Nefes darlığı, yorgunluk, göğüs ağrısı, ödem, baş dönmesi, çarpıntı ve ses kısıklığı'ndan yakınırlar.
Bu nedenle, akciğerlerinizdeki kan damarları içindeki basınç çok yüksektir. Akciğerler nefes almamızı sağlar. Nefes alırken oksijen akciğerlere ulaşır ve kanda toplanır. Bu kan kalbe akar.
Bununla birlikte pulmoner hipertansiyonlu hastaların muayenelerinde 'boyun damarlarında genişleme, kalp seslerinde düzensizlik, karında şişkinlik, bacak ve ayaklarda ödem ve özellikle eforla dudak ya da parmak uçlarında morarma' gibi dikkat çekici bulgulara da rastlanır. Ancak bu belirti ve bulguların tamamı diğer bazı kalp—damar hastalıkları, astım veya kronik obstrüktif akciğer hastalığı KOAH gibi toplumda sık rastlanılan pek çok hastalıkta da görülebilir.
Pulmoner hipertansiyonlu hastaların dikkat etmesi gereken en önemli durumlar: 1. Bu hastalarda gelişebilecek olası bir gebelik hem anne için hem de bebek için çoğu zaman tansiyon için çay seyretmektedir. Grip ve zatürre enfeksiyonlarına karşı, periyodik olarak aşılanmalıdırlar.
Araya giren her enfeksiyon hastalığın ilerlemesine neden olur. Konunun uzmanı fizyoterapistler gözetimi altında, bireysel egzersiz programları uygulamalıdırlar. Periyodik olarak uygulanan bireysel egzersiz programlarından elde edilen yarar, 25 ilacın kullanımından elde edilecek yarardan daha yüksektir.
Deliğin karıncıklar arası duvardaki yerleşimine göre adlandırılan farklı tipleri bulunmaktadır. Ancak genel olarak genetik ve çevresel faktörlerin etkileşimi ile ortaya çıktığı düşünülmektedir. VSD, tüm doğuştan kalp hastalıklarının yaklaşık beşte birini teşkil etmektedir.
Özellikle yüksek riskli hastalar ile, kan oksijen seviyesi sürekli düşük olan hastalar, uçak yolculukları sırasında oksijen tedavi desteği almalıdırlar. Cerrahi müdahale ihtiyacı olduğu durumlarda, mümkün olduğunca pulmoner dolaşım ve kalp hipertansiyonu anestezi yerine lokal anestezi tercih etmelidirler.